05 Haz Fiziksel Olarak İyi Olma Hali

Fiziksel olarak iyi olma hali ne ifade eder? Belki de hiçbir şey düşünmeden geçirdiğin 45 dakikadır. Kendine ayırdığın küçük gibi görünen “en önemli” zaman dilimi..

Her şeyi bir kenara bıraktığın; bedenini fark ettiğin, yaparken anlamaya çalıştığın, soru sorduğun ve cevap aldığın 45 dakika…

Bolca gülümsemekte cabası!

İşte düzenli egzersize alıştıktan sonra konforlu yaşamak bu kadar basit ve keyifli.

Fiziksel olarak iyi olma hali neyi ifade eder?

Yaşam giderek daha da zor bir hal alırken, herkesin beklentisinin düzenli olarak arttığı bir dönemdeyiz. Çalışma koşulları ve saatlerin düzenli olmaması, hem  fiziksel, hem mental açıdan herkesi yormuş durumda.

Belli dönemlerde düzenli olarak egzersiz yaparken bazı dönemler tamamen her şeyi bıraktığınız oluyor mu? o dönemlerde ise “Hep çalışıyorum, sadece çalışıyorum.”  cümlelerini sık sık kuruyor musunuz?

Bu şartlar fizyolojik ve psikolojik olarak hareket alanımızı kısıtlıyor. Giderek daha da sedanter bir yaşamı kabul etmek zorunda kalıyoruz.

Sedanter yaşamın elbette sırt, bel, boyun ağrısı gibi iskelet sistemi ağrılarını beraberinde getirme durumu da var. Online çalışma sistemi bu duruma davetiye çıkarttı ve çok hareketsiz kaldık. Yapılan bir araştırma ise masa başı çalışan 129 kişinin %86 ‘sı kas iskelet sistemi rahatsızlıklarından şikayetçi olduğunu belirtti.

Genel popülasyona bakıldığında ise bu oranlar farklı değil.

Bedeninizin çığlıklarını duyuyor musun?

Fiziksek olarak iyi olma hali için nereden başlamak gerekir?

Temeli bedensel farkındalığa dayanıyor. Böyleyece bedenimizin ihtiyacını keşfederek doğrudan “iyi gelecek” eylemlerde bulunmamızı mümkün kılıyor.

Öncelik gün içi hareketliliği arttırmak oldukça önemlidir. Hep duyduğunuz, uygulamadığınız 45 dakikada bir olduğunuz yerden kalkıp biraz yürümek iyi bir başlangıç olacaktır. Bu hareketliliği günün istediğiniz bir saati, en az 45 dakika yürüyerek uygulayabilirsiniz. Yürüyüş planınızı ise belirli bir nabız aralığında ve tempoda düzenli olarak sürdürmek çok önemli. Sevdiğiniz müziği dinlemeyi unutmayın .:)

Rutin bir hareketsizlik içerisine girdiğinizde iskelet sistemizin çeşitli bölümlerinde ağrı belirteçleri hissedersiniz.

Bel, boyun ve sırt  gibi kronikleşmeye açık ağrılarla karşılaştığınızda ise yaşam kaliteniz düşer.Hareketle ilgili döngü planlanırken, egzersiz bakış açısının bütünsel olması; sürecin başarısı için de önemlidir.

İskelet sistemindeki ağrılar genelde gövde gücündeki eksiklik, genel kuvvet eksikliği, esneklik yetersizliği ve çeşitli disfonksiyonlardan oluşabilir. Bu yanlış bir statik postür ile daha da ilerler. Buna bağlı olarak önce ağrının sebebine inmek, ağrıyı yönetmek ve hareketi basit derecelerde günlük yaşama entegre etmek günlük yaşam konforunu yeniden sağlayacaktır. Bununla birlikte yapılacak kuvvet antrenmanları, dayanıklılık çalışmaları, koruyucu egzersiz rutinleri belirli bir düzende etkisini gözle görülür bir şekilde hissettirecektir.

Burada eğitmen ile yapılan işbirliği ve düzen, kendi kendine verilen egzersizleri yapmak sürdürülebilir olmanın ve ağrıları yönetmenin kilidi olabiliyor.

Amerikan Spor Hekimliği Derneği (ACSM) egzersiz kılavuzu; haftada 3 ila 5 kez, 20 ila 60 dakika süreyle bir kardiyovasküler dayanıklılık çalışmalarının yapılmasını ve bir müdahalenin etkinliğini değerlendirmek için 15 ila 20 haftalık bir zaman diliminde uygulanmasını öneriyor.

Bunlar yeterli mi?

Bu sorunun cevabı tamamen kişisellikte gizli. Egzersiz ihtiyaçlarımız tıpkı bedenimiz gibi farklıdır. Yaşadığımız ağrı, ağrının derecesi  birbirinden farklıyken, tek bir egzersiz sistemi ile süreci çözmek elbette mümkün değildir.

Burada sistemlere değil, bütüne ve ihtiyaçlara odaklanmak gerekir.

Ilgım Türkan

Egzersiz Uzmanı

Pilates Eğitmeni