18 Kas Migren ve Beslenme
Binlerce yıldan beri bilinen hastalık, migren… Birçoğumuz gerek kendimizden gerekse çevremizdeki bireylerden, migrenin yaşam kalitesini ciddi ölçüde düşürdüğünün farkına varmışızdır. Peki, migren ağrısının bulguları nelerdir?
Migren ağrısı genelde başın tek tarafında, zonklayıcı, orta veya ileri şiddette olan ağrılardır ve günlük fiziksel aktiviteyle birlikte artış gösterir. Bu ağrı sıklıkla sabahları ortaya çıkmakta, kademeli olarak artmakta ve yetişkinlerde 4-72 saat, çocuklarda 2-48 saat arasında sürmektedir.
Migren ataklarını tetikleyen unsurlar
Çevresel ve kalıtımsal faktörlerin karışımına bağlı olduğu düşünülmektedir. En etkili unsurlar sırasıyla, stres, açlık, çevresel faktörler ve hormonal faktörlerdir. Yapılan çalışmalarda; migrenli kadınların %60’ında menstruasyon dönemi, migreni tetikleyen sebep olarak belirlenmiştir. Yüksek ses, gürültü, keskin kokular, titreşen ve parlak ışıklar, iklim değişikliği veya mevsim geçişleri, aşırı fiziksel hareket, spor salonları içinde veya evde egzersiz yaparken aşırı zorlanma, öksürme, öne eğilmek, boyun hareketleri, alçak yastıkta yatmak, yemek düzeni değişikliği, alkol, sigara veya bazı ilaçlar gibi birçok çevresel faktör de migren atağını tetikleyen unsurlardandır.
Bu besinler tetikleyebilir!
Yapılan araştırmalarda bazı besinlerin migren atağını tetiklediği bildirilmektedir. Fakat bu besinlerin etkisinin kişiden kişiye farklılık gösterebileceği de unutulmamalıdır.
- Çikolata
- Turunçgiller
- Süt ürünleri (yoğurt, peynir)
- Yağlı ve kızarmış yiyecekler
- Salam, sucuk, sosis gibi işlenmiş et ürünleri ve tütsülenmiş besinler
- Bazı baklagiller (kuru fasulye, mercimek ve soya ürünleri)
- Konserveler
- Çay
- Kahve
- Gazlı içecekler
- Fazla tuz tüketimi
- Aspartam
- Alkollü içecekler
- Gıda boyaları ve katkı maddeleri
Beslenme tedavisi nasıl olmalı?
Bireylerde ağrıyı tetikleyici olarak beslenme durumu ve besinlerin etkisi çok önemlidir. Bu tetikleyici unsurlar da kişiden kişiye değişiklik gösterecektir. Migrenin beslenme tedavisinde beslenme günlüğü tutmak önemlidir. Atak geçirilen zamanlarda tüketilmiş olan besinleri fark etmek önemli bir adımdır. Baş ağrısını tetiklediği düşünülen besinler sınırlandırılarak kontrollü tüketilmesi sağlanabilir veya diyetten çıkarılabilir.
Obezite ve Migren
Obezitenin tip 2 diyabet, hipertansiyon, inme, kardiyovasküler hastalıklar, uyku apnesi sendromu gibi birçok kronik hastalıkla birlikteliği bilinmektedir. Yapılan son çalışmalarda, obezitenin migren ataklarının görülme sıklığını ve şiddetini arttırdığı gösterilmiştir.
Gebelikte Migren
Hamilelikte yeterli, dengeli, düzenli ve besin çeşitliliğine uygun beslenme önerilmektedir. Açlık ve buna bağlı gelişen hipoglisemi durumundan kaçınılmalıdır. Tetikleyici besinleri belirleyip sınırlamak baş ağrılarını azaltmaya yardımcı olabilir. Hamile pilatesi gibi rahatlatıcı ve hafif egzersizler de rahatlamaya yardımcı olabilir. Bu dönemde alkol kısıtlaması yapılmalı ve sigara içiliyorsa bırakılmalıdır. Buna bağlı olarak gebelerin stresli durumlardan da olabildiğince uzak durması gerekmektedir.
Yaşam tarzında değişiklik yapılması önemli!
Bazı yaşam tarzı ve davranış değişiklikleri migreni önlemede ve ilerleyişini geciktirmede fayda sağlayabilir. Yapılabilecek başlıca değişiklikler; uykuyu düzene sokmak, rahatlama ve nefes egzersizleri yapmak, spor salonu veya evde rahatlatıcı ve hafif egzersizler yapmak, önerilen beslenme planı ve düzenine uymak, günlük sıvı alımını yeterli düzeyde tutmak, sosyal hayattan kopmamak, stresten uzak durmak şeklinde sıralanabilir.
Dyt. Elif Ekin Eyyupoğlu